bearing resemblance to one another or to something else

listen to the pronunciation of bearing resemblance to one another or to something else
İngilizce - Türkçe

bearing resemblance to one another or to something else teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

similar
benzer

İçme suyunda klor, kurşun ya da benzer kirletici madde bulunması mümkün. - It's possible that the drinking water has chlorine, lead, or similar contaminants in it.

Modern köprüler şekil olarak benzer. - Modern bridges are similar in shape.

similar
benzerlik

Benzerlikler görüyorum. - I see the similarities.

Sen herhangi bir benzerlik görüyor musun? - Do you see any similarities?

similar
emsal
similar
{s} 1. benzer, benzeş: It's similar to that. Ona benzer bir şey. These two things are similar. Bu iki şey birbirine benziyor. Okan and Kaan are
similar
benzeş
similar
aynılık
similar
okşar
similar
aynı türden
similar
bendeş
similar
okşaş
similar
müşabih

Bütün ömrümce buna müşabih şey görmedim. - I haven't seen something similar my whole life.

similar
aynı şekilde

Hepiniz aynı şekilde davranıyorsunuz. - You all display similar behavior.

similar
şekilde aynı olan
similar
similarity benzeyiş
similar
aynı

Benzer bir durumda, aynı şeyi yaparım. - In a similar situation, I'd do the same.

Bu şehirlerin trafik kuralları aynıdır. - These cities have similar traffic rules.

similar
benzeyen şey
similar
(sıfat) benzer, benzeyen, eş, benzeşen
similar
{s} benzeşen
similar
similarlybunun gibi
İngilizce - İngilizce
similar
bearing resemblance to one another or to something else

    Heceleme

    bear·ing re·sem·blance to one an·oth·er or to some·thing else

    Türkçe nasıl söylenir

    berîng rizemblıns tı hwʌn ınʌdhır ır tı sʌmthîng els

    Telaffuz

    /ˈberəɴɢ rēˈzembləns tə ˈhwən əˈnəᴛʜər ər tə ˈsəmᴛʜəɴɢ ˈels/ /ˈbɛrɪŋ riːˈzɛmbləns tə ˈhwʌn əˈnʌðɜr ɜr tə ˈsʌmθɪŋ ˈɛls/