الإنجليزية - التركية
تعريف ultraviolet colour في الإنجليزية التركية القاموس.
- ultraviolet
- ultraviyole
Ultraviyole ışınları cilt kanserine neden olabilir.
-Ultraviolet rays can cause skin cancer.
Ultraviyole ışınlarının ani artışı araştırmacıları ozon deliklerinin varlığına inandırdı.
-The sudden increase of ultraviolet rays made the researchers believe in the existence of ozone holes.
- ultraviolet
- mor ötesi
Kelebekler mor ötesi ışın kullanarak iletişim kurabilirler.
-Butterflies can communicate using ultraviolet signals.
Güneş kremi mor ötesi ışıkları yansıtan ya da emen kimyasallar içerir.
-Sunblock contains chemicals that can reflect or absorb the ultraviolet light.
- ultraviolet
- {s} morötesi
İnsanlar morötesi ışıkları göremez.
-Humans can't see ultraviolet light.
- ultraviolet
- {s} ültraviyole
- ultraviolet
- (Tıp) Ultraviyole, mor ötesi (dalga boyu 2000-4000 angstrom olan ışın)
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف ultraviolet colour في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- ultraviolet
ultraviolet colour
الواصلة
ultra·violet colourالنطق
Resimler
السابق
المفضلات