to instruct or teach, especially to an individual or small group

listen to the pronunciation of to instruct or teach, especially to an individual or small group
الإنجليزية - التركية

تعريف to instruct or teach, especially to an individual or small group في الإنجليزية التركية القاموس.

tutor
{i} özel öğretmen

Bir özel öğretmene ihtiyacım yok! - I don't need a tutor!

Ben benim Alman konuşmamı pratik etmeme yardım etmesi için özel öğretmen tuttum. - I've hired a private tutor to help me practice my German conversation.

tutor
{i} asistan (üniv.)
tutor
{f} ders vermek
tutor
{i} özel hoca
tutor
(üniversitede) öğretmen
tutor
vesayet
tutor
(birdemde) öğretmen
tutor
{f} özel ders ver
tutor
asistan ders kitabı
tutor
{f} özel ders vermek
tutor
{i} ders kitabı
tutor
(isim) özel hoca, özel öğretmen, asistan (üniv.), ders kitabı, vasi
tutor
{f} özel ders almak
tutor
{i} vasi
tutor
{i} İng. öğretmen
الإنجليزية - الإنجليزية
tutor

To help pay her tuition, the college student began to tutor high school students in calculus and physics.

to instruct or teach, especially to an individual or small group

    الواصلة

    to in·struct or teach, es·pe·cial·ly to an in·di·vi·du·al or small group

    النطق

المفضلات