to expose to the effect of frost, or a frosty air; to blight or nip with frost

listen to the pronunciation of to expose to the effect of frost, or a frosty air; to blight or nip with frost
الإنجليزية - التركية

تعريف to expose to the effect of frost, or a frosty air; to blight or nip with frost في الإنجليزية التركية القاموس.

frostbite
soğuk ısırması
frostbite
(Meteoroloji) don ısırması
frostbite
soğuktan donma
frostbite
(Tıp) kangren

Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı. - Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.

frostbite
(Askeri) ayazlama
frostbite
soğuk çalması
frostbite
{i} (bir uzuv) soğuktan yanma; soğuktan donma
frostbite
{i} soğuk acıtması
frostbite
{i} donma

Böyle bir havada dışarı çıkarsan donma riski geçirirsin. - If you go out in weather like this, you risk frostbite.

Donmam olduğunu düşünüyorum. - I think I have frostbite.

frostbite
soğuk ısırma
الإنجليزية - الإنجليزية
frostbite
to expose to the effect of frost, or a frosty air; to blight or nip with frost

    الواصلة

    to ex·pose to the ef·fect of frost, or a fros·ty air; to blight or Nip with frost

    النطق

المفضلات