الإنجليزية - التركية
تعريف they are prized as game birds في الإنجليزية التركية القاموس.
- rail
- hırlamak
- rail
- ray
Tom her sabah işe giderken demiryolu raylarını geçer.
-Tom crosses the railroad tracks every morning on his way to work.
Ray, metal ya da tahtadan yapılmış ince ve uzun bir şeydir. Örneğin, trenler ray üzerinde gider, bu yüzden ona demir yolu treni diyoruz.
-A rail is a piece of metal or wood which is long and thin. For example, a train runs on rails, which is why we call it a railway train.
- rail
- parmaklıkla kapatmak
- plover
- (isim) yağmurkuşu
- plover
- Eudromias morinellus
- plover
- yağmurkuş
- plover
- {i} yağmurkuşu
- plover
- Charadrius dotterel plover kalinis
- rail
- {i} korkuluk
Tom korkulukta kendini desteklemek zorunda kaldı.
-Tom had to support himself on the railing.
Sonra korkuluk yol verdi.
-Then the railing gave way.
- rail
- demiryolu ile taşımak
- rail
- {i} trabzan
- rail
- {f} parmaklıkla çevirmek
- rail
- {i} d.y
- rail
- (isim) ray, demiryolu, tırabzan, trabzan, parmaklık, korkuluk, sutavuğu
- rail
- dırlanmak
- rail
- {i} (tahta parmaklıktaki yatay) sırık
- rail
- {f} sövüp saymak
المصطلحات ذات الصلة
they are prized as game birds
التركية النطق
dhey ır prayzd äz geym bırdzالنطق
/ˈᴛʜā ər ˈprīzd ˈaz ˈgām ˈbərdz/ /ˈðeɪ ɜr ˈpraɪzd ˈæz ˈɡeɪm ˈbɜrdz/
Resimler
السابق
المفضلات