the speed at which the story and action in a play runs

listen to the pronunciation of the speed at which the story and action in a play runs
الإنجليزية - التركية

تعريف the speed at which the story and action in a play runs في الإنجليزية التركية القاموس.

pace
{i} (yürürken atılan) adım
pace
yürürken atılan adım
pace
adim atmak
pace
arşınlamak
pace
adımlamak
pace
koşu ya da yürüyüş hızını belirlemek
pace
bir a dımda katedilen mesafe
pace
{i} uygun adım yürüyüş
pace
{f} adımla

Karanlık olmaya başladığında, ben adımlarımı hızlandırdım. - When it started to get dark, I quickened my pace.

pace
set the için pace yarış veya yürüyüşte sürati tayin etmek
pace
put one through his paces bir kimsenin kabiliyetini denemek
pace
{f} düzene sokmak
pace
(Askeri) (GROUND FORCES) YÜRÜYÜŞ HIZI (KARA KUVVETLERİ): Kara Kuvvetlerinde, önceden belirtilmiş ortalama yürüyüş hızını düzenleyen bir kol veya unsurun hızı
pace
{f} hızını ayarlamak
pace
yürüyüş sürati
pace
{f} bir

Benim bir kalp pilim var. - I've got a pacemaker.

İşte yoğun geçen birkaç günden sonra, Tom bir değişikliği iple çekiyor. - After a hectic few days at work, Tom is looking forward to a change of pace.

pace
(fiil) adımlamak, yürümek, volta atmak, düzene sokmak, hızını ayarlamak, rahvan gitmek
pace
{i} hız

O büyük bir hızla yürüdü. - He walked at a quick pace.

Tom işleri kendi hızınızda yapar. - Tom does things at his own pace.

pace
(isim) adım, yürüyüş, uygun adım yürüyüş, hız
pace
hatve
الإنجليزية - الإنجليزية
pace
the speed at which the story and action in a play runs

    الواصلة

    the speed at which the sto·ry and ac·tion in a play runs

    التركية النطق

    dhi spid ät hwîç dhi stôri ınd äkşın în ı pley rʌnz

    النطق

    /ᴛʜē ˈspēd ˈat ˈhwəʧ ᴛʜē ˈstôrē ənd ˈaksʜən ən ə ˈplā ˈrənz/ /ðiː ˈspiːd ˈæt ˈhwɪʧ ðiː ˈstɔːriː ənd ˈækʃən ɪn ə ˈpleɪ ˈrʌnz/
المفضلات