tercüman

listen to the pronunciation of tercüman
التركية - الإنجليزية
interpreter

I acted as a simultaneous interpreter. - Ben bir simültane tercüman olarak görev yaptım.

I acted as interpreter at the meeting. - Ben toplantıda tercüman olarak görev yaptım.

translator

To be a good translator, I think Tom needs to hone his skills a bit more. - İyi bir tercüman olmak için, sanırım Tom yeteneklerini biraz daha geliştirmeli.

According to the Italians, translators are traitors. - İtalyanlara göre tercümanlar hain.

dragoman
interpreter, translator çevirici, dilmaç
cicerone
tercüman-ı ahval
Interpreter of the situations
tercüman olmak
to articulate, act as a spokesman for (someone's thoughts)
tercümanlar
interpreters
yeminli tercüman
certified interpreter
التركية - التركية
Çevirici, dilmaç
(Osmanlı Dönemi) tercüme eden, çeviren
Kurbanlık koyun
Çevirici, çevirmen, dilmaç
dilmaç
(Hukuk) MÜTERCİM
tercüman olmak
Başkasının düşüncesini ve duygusunu bildirmek, dile getirmek, anlatmak
الإنجليزية - التركية

تعريف tercüman في الإنجليزية التركية القاموس.

yeminli tercüman
(Dilbilim) Sworn İnterpreter
tercüman
المفضلات