small room on a ship or boat where people sleep

listen to the pronunciation of small room on a ship or boat where people sleep
الإنجليزية - التركية

تعريف small room on a ship or boat where people sleep في الإنجليزية التركية القاموس.

cabin
{i} kabin

Kabinenin her üyesi mevcuttu. - Every member of the cabinet was present.

Tom'un göl yakınında küçük bir kabini var. - Tom has a small cabin on the lakefront.

cabin
kamara

Tom ve Mary balayıları için İtalya yakınında vapurla seyahate çıktılar fakat gemi battı ve Tom kamarasında boğuldu. - Tom and Mary went on a cruise near Italy for their honeymoon, but the ship sank and Tom was drowned in his cabin.

Tom bir şelaleye yakın bir kamarada yaşıyor. - Tom lives alone in a small cabin near a waterfall.

cabin
tahta kulübe
cabin
pilot kabini
cabin
{i} uçakta öndeki özel bölüm
cabin
tahdit etmek
cabin
{i} kulübe

Tom ormanda küçük bir kulübede tek başına yaşar. - Tom lives all by himself in a small cabin in the woods.

Kulübeye yetişinceye kadar onu tek sıra izledik. - We followed him single file till we reached the cabin.

cabin
{f} kabin veya kamarada yaşamak
cabin
kamara/kulübe/kabin
cabin
{i} hücre
cabin
cabin class ikinci sınıf
cabin
cabin boy kamarot
cabin
küçük bir yere kapamak
الإنجليزية - الإنجليزية
cabin
small room on a ship or boat where people sleep

    الواصلة

    small room on a ship or boat where peo·ple Sleep

    التركية النطق

    smôl rum ôn ı şîp ır bōt hwer pipıl slip

    النطق

    /ˈsmôl ˈro͞om ˈôn ə ˈsʜəp ər ˈbōt ˈhwer ˈpēpəl ˈslēp/ /ˈsmɔːl ˈruːm ˈɔːn ə ˈʃɪp ɜr ˈboʊt ˈhwɛr ˈpiːpəl ˈsliːp/
المفضلات