sırt çantası

listen to the pronunciation of sırt çantası
التركية - الإنجليزية
knapsack

Tom grabbed his knapsack and left the room. - Tom sırt çantasını aldı ve odadan ayrıldı.

Tom still has the knapsack his father gave him. - Tom hâlâ babasının ona verdiği sırt çantasına sahip.

rucksack
backpack

She is carrying a backpack on her back. - O, sırtında bir sırt çantası taşıyor.

Most students carry backpacks to school. - Birçok öğrenci okula sırt çantası taşır.

pack

Tom started packing his backpack. - Tom sırt çantasını toplamaya başladı.

Tom packed some essentials into his knapsack. - Tom sırt çantasına bazı gerekli şeyleri doldurdu.

haversack
rucksack, knapsack, backpack
field pack
back pack
(Askeri) infantry pack
sırt çantası ile otostop yapmak
backpack it
sırt çantası ile yürümek
backpack it
sırt çanta
rucksack

Someone stole my rucksack. - Biri benim sırt çantamı çaldı.

التركية - التركية
çenti
camadan
sırt çantası
المفضلات