sıla

listen to the pronunciation of sıla
التركية - الإنجليزية
التركية - التركية
Doğup büyüdüğü ve özlediği yer
Memleket
Bir süre ayrı kaldığı bir yere veya yakınlarına kavuşma
(gurbetteki bir kimse için) Doğup büyüdüğü ve özlediği yer: "Bakarım bakarım sılam görünmez / Ara yerde yıkılası dağlar var."- Karacaoğlan
SILA
(Osmanlı Dönemi) Âşıkın mâşukuna kavuşması
SILA
(Osmanlı Dönemi) Bahşiş, hediye
SILA
(Osmanlı Dönemi) Doğduğu yeri, hısım akrabayı gidip görme
SILA
(Osmanlı Dönemi) Gr: Cümlenin içinde ism-i mensub bulunmasıyla, dahil olduğu cümlenin evvelce mâlum olması iktiza eder. İçinde bulunduğu cümleyi sonradan gelen cümleye bağlamaya yarayan (edip, ederek, ederken) gibi fiil şekli rabt sigası
SILA
(Osmanlı Dönemi) Kavuşmak, ulaşmak, vuslat
SILA'
(Osmanlı Dönemi) Isınmak için yakılan ate
SILA'
(Osmanlı Dönemi) Kebap
sıla sıygası
Zarf-fiil
sıla özlemi
Yurtsama, yurt özlemi
sıla
المفضلات