pertaining to a trial or test

listen to the pronunciation of pertaining to a trial or test
الإنجليزية - التركية

تعريف pertaining to a trial or test في الإنجليزية التركية القاموس.

trial
duruşma

Yakalandı ve duruşma için tutuldu. - He was captured and held for trial.

Duruşma için ABD'ye götürüldü. - He was taken to the United States for trial.

trial
yargılama

Polis onu yargılamadı. - The police didn't put him on trial.

Tom yargılamaya gelmeyecek. - Tom won't show up for trial.

trial
{i} deneme

Deneme yanılma yoluyla doğru cevabı buldu. - Through trial and error, he found the right answer by chance.

Deneme neredeyse yapılmıştı. - The trial was all but done.

trial
{i} test

Tom'un testi ne zamandı? - When was Tom's trial?

trial
{i} dert
trial
imtihan kabilinden olan felaket veya keder
trial
(Ticaret) mahkemede duruşma
trial
{i} sınav
trial
başbelası
trial
{i} sınama
trial
{i} çile
trial
(Tıp) Deneme, tecrübe
trial
{i} örnek
trial
trial and error çeşitli yolları deneme
trial
denenme
trial
(isim) dava, deneme, prova, test, duruşma, yargılama, sınav, sınama, çile, dert, girişim, örnek
trial
duruşma, yargılama, muhakeme
trial
(sıfat) mahkeme, deneme, duruşma
الإنجليزية - الإنجليزية
trial
pertaining to a trial or test

    الواصلة

    pertaining to a tri·al or test

    التركية النطق

    pırteynîng tı ı trayl ır test

    النطق

    /pərˈtānəɴɢ tə ə ˈtrīl ər ˈtest/ /pɜrˈteɪnɪŋ tə ə ˈtraɪl ɜr ˈtɛst/
المفضلات