الإنجليزية - التركية
تعريف mode of playing where arrows disappear before reaching the top of the screen في الإنجليزية التركية القاموس.
- hidden
- gizli
Tom Mary'nin arabasına zorla girdi ve sürücü koltuğunun altında gizli olan şeyi çaldı.
-Tom broke into Mary's car and stole what was hidden under the driver's seat.
Her yerde gizli kameralar vardı.
-There were hidden cameras everywhere.
- hidden
- {s} saklı
Tom mağarada neyin saklı olduğunu biliyordu.
-Tom knew what was hidden in the cave.
Arkanda saklı ne var?
-What do you have hidden behind your back?
- hidden
- {s} gizlenmiş
Şimdi, dağ bulutlar tarafından gizlenmiştir.
-Now the mountain is hidden by the clouds.
Kedi çalıların içinde gizlenmiş yatıyordu.
-The cat lay hidden in the bushes.
- hidden
- {f} gizle
Şimdi, dağ bulutlar tarafından gizlenmiştir.
-Now the mountain is hidden by the clouds.
Güneş ayın gölgesine gizlenmişti.
-The sun was hidden in the moon's shadow.
- hidden
- gömülü
- hidden
- yaşırın
- hidden
- {f} gizle: adj.gizli
- hidden
- gizli saklı
- hidden
- {s} kuytu
- hidden
- {f} sakla: adj.saklı
- hidden
- s. gizli, kapalı
- hidden
- f., bak. hide
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف mode of playing where arrows disappear before reaching the top of the screen في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- hidden
mode of playing where arrows disappear before reaching the top of the screen
الواصلة
mode of playing where ar·rows dis·ap·pear be·fore reaching the top of the screenالتركية النطق
mōd ıv pleyîng hwer ärōz dîsıpir bîfôr riçîng dhi tôp ıv dhi skrinالنطق
/ˈmōd əv ˈplāəɴɢ ˈhwer ˈarōz ˌdəsəˈpēr bəˈfôr ˈrēʧəɴɢ ᴛʜē ˈtôp əv ᴛʜē ˈskrēn/ /ˈmoʊd əv ˈpleɪɪŋ ˈhwɛr ˈæroʊz ˌdɪsəˈpiːr bɪˈfɔːr ˈriːʧɪŋ ðiː ˈtɔːp əv ðiː ˈskriːn/
Resimler
المفضلات