Düşünceler kelimeler vasıtasıyla ifade edilirler.
- Thoughts are expressed by means of words.
O, resimler vasıtasıyla fikrini açıkladı.
- She explained her idea by means of pictures.
Onların hepsinin bağımsız araçları vardır.
- All of them have independent means.
Olası tüm araçları denedim.
- I tried all possible means.
O, kazandığından çok para harcıyor.
- She lives beyond her means.
O, kazandığından çok para harcıyor.
- He lives beyond his means.
En kısa sürede işi durdurmak zorunda olduğunu bir SMS aracılığıyla bildirdim.
- I reported to him by means of an SMS that he had to stop his work as soon as possible.
Ancak, sadece insan topluluğunun bir iletişim aracı olarak sözlü dili vardır.
- However, only the human community has verbal languages as a means of communication.
Eldeki tüm imkanları kullanarak görevi bitirmelisin.
- You must finish the task by any means necessary.
Kendi imkanlarınla yaşamalısın.
- You should live within your means.
Olası tüm araçları denedim.
- I tried all possible means.
Onların hepsinin bağımsız araçları vardır.
- All of them have independent means.
Tom asla aptal değildir, O sadece tembeldir.
- Tom is by no means unintelligent. He is just lazy.
Astronomi asla yeni bir bilim değildir.
- Astronomy is by no means a new science.
Bunu kelimelerle tasvir etmek olanaksızdır.
- It is impossible to depict that by means of words.
Ayda bir milyon yen kazanmak kesinlikle olanaksızdır.
- It's by no means impossible to earn one million yen a month.
Eğer patronun seni kovarsa, bu işten atıldığın anlamına gelir.
- If your boss sacks you, it means you're fired.
Amnezi, hafıza kaybı anlamına gelir.
- Amnesia means loss of memory.
Akla gelebilecek her yolu denedim.
- I have tried every means imaginable.
Onu ikna etmek için her yolu kullanmalıyız.
- We have to use every means to persuade him.
O, Nancy ile özel olarak konuşmanın bir yolunu buldu.
- He contrived a means of speaking to Nancy privately.
Eğitim okula gitmekten daha fazla bir şey demektir.
- Education means something more than going to school.
Tatoeba Japoncada mesela demektir.
- Tatoeba means for example in Japanese.
Ne pahasına olursa olsun, onu istediğini söyledin!
- You said you wanted it by any means!
Şüphesiz onu ben yapacağım.
- I'll do it by all means.
Şüphesiz boğulan çocuğu kurtarmalıyım.
- I must save the drowning child by all means.
Some kind of writer. He didn't have to make a living; he had means.
... know what that means, of course-- ...
... arched bridges navigation remains the most commonly used means of ...