kurut

listen to the pronunciation of kurut
التركية - الإنجليزية
any dried, dairy product (especially dried yogurt)
{f} dried

Raisins are dried grapes. - Kuru üzüm kurutulmuş üzümdür.

He dried his wet clothes by the fire. - Ateşin yanında ıslak elbiselerini kuruttu.

{f} drying

You were drying clothes. - Sen elbiseleri kurutuyordun.

Why are you drying your hair? - Niçin saçını kurutuyorsun?

{f} dry

Did you bring a hair dryer? - Bir saç kurutma makinesi getirdin mi?

I have to dry my hair. - Saçımı kurutmam gerekiyor.

dessicate
desiccate
make dry
{f} desiccated
kurut
المفضلات