iyi niyetli

listen to the pronunciation of iyi niyetli
التركية - الإنجليزية
favorable
(deyim) in good faith
kindly
well-meaning
spleenless
do gooder
friendly
favourable
easy-going
rightminded
(Ticaret) bona fide
well-meant
gracious
pure-minded
well-disposed
well-intentioned

I would like to be viewed as well-intentioned. - İyi niyetli olarak görünmek istiyorum.

do-gooder
kind-hearted
wellmeaning
well meaning
well disposed
pure minded
iyi niyetli hamil
(Ticaret) bona fide holder
iyi niyetli ama başarısız sosyal reformcu
do-gooder
iyi niyetli bir şekilde
well-meaningly
iyi niyetli dostluk paktı
(Askeri) cordial treaty pact
iyi niyetli kimse
bona fide owner
iyi niyetli olağan ticarî uygulama
(Hukuk) normal bona fide commercial practice
iyi niyetli teklif
(Ticaret) bona fide proposal
iyi niyetli ticarî uygulama
(Hukuk) normal bona fide commercial practice
iyi niyetli yalan hoş görülür
the end jutifies the means
iyi niyetli üçüncü kişi
(Hukuk) bone fide third party
iyi niyet
goodwill

Emma Watson is a UN Women Goodwill Ambassador. - Emma Watson, BM Kadın İyi Niyet Elçisidir.

Our future depends on the goodwill of a small elite. - Geleceğimiz küçük bir elitin iyi niyetine bağlıdır.

iyi niyet
bona fides
iyi niyet
sympathy

Let's send Tom a sympathy card. - Tom'a bir iyi niyet kartı gönderelim.

iyi niyet
good offices
iyi niyet
(Ticaret) (Ticaret) bona fide (Latince)
iyi niyet
(Kanun) willingness
iyi niyet
good faith
iyi niyet
positive intent
iyi niyet
(Hukuk) good faith, bona fide
iyi niyet
heartiness
iyi niyet
bona fides, goodwill
التركية - التركية

تعريف iyi niyetli في التركية التركية القاموس.

iyi niyet
Herhangi bir kimse veya konuda hiçbir kötü düşünce beslememe, hüsnüniyet
iyi niyetli
المفضلات