الإنجليزية - التركية
تعريف in english في الإنجليزية التركية القاموس.
- İngilizce
O, nasıl İngilizce mektup yazacağını bilmiyor.
-He doesn't know how to write a letter in English.
Benim kitaplarım Rumence, onunkiler ise İngilizce.
-My books are in Romanian; hers are in English.
- İngilizce olarak
Katsuko sınıfını İngilizce olarak yönetiyor.
-Katsuko leads her class in English.
O, günlüğünü İngilizce olarak tutar.
-She keeps her diary in English.
- ıngilizce olarak
- ıngilizce
- seignior
- {i} bey
- frau
- evli veya dul Alman kadını
- frau
- Bayan Madam
- seignior
- {i} efendi
- seignior
- {i} senyör
- seignior
- {i} derebeyi
المصطلحات ذات الصلة
in english
الواصلة
in Eng·lishالتركية النطق
în înglîşالنطق
/ən ˈəɴɢləsʜ/ /ɪn ˈɪŋlɪʃ/
Resimler
فيديوهات
... It won't be so English focused. ...
... We do this other than just in English even though everyone ...
المفضلات