الإنجليزية - التركية
تعريف excessive nicety; scrupulous exactness في الإنجليزية التركية القاموس.
- superstition
- boşinan
- superstition
- (Pisikoloji, Ruhbilim) batıl
Bu batıl inanç onların arasında hala devam ediyor.
-This superstition still lingers on among them.
Böyle saçma bir batıl inanç artık yok.
-Such a ridiculous superstition no longer exists.
- superstition
- (Dilbilim) yoz-inanç
- superstition
- itikat
- superstition
- uydurma
- superstition
- batıl inanç
Bu batıl inanç onların arasında hala devam ediyor.
-This superstition still lingers on among them.
Böyle saçma bir batıl inanç artık yok.
-Such a ridiculous superstition no longer exists.
- superstition
- {i} hurafe
Bu, hurafenin modern bir biçimidir.
-That is a modern form of superstition.
Çocuklarımı yetiştireceğim böylece hurafeden korunmuş olacaklar.
-I will raise my children so that they will be protected from superstition.
- superstition
- boş inan
- superstition
- {i} batıl itikat
- superstition
- {i} boş inanç
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف excessive nicety; scrupulous exactness في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- superstition
excessive nicety; scrupulous exactness
الواصلة
ex·ces·sive nicety; scru·pu·lous ex·act·nessالنطق
Resimler
المفضلات