entertainment; pleasure; fun, play

listen to the pronunciation of entertainment; pleasure; fun, play
الإنجليزية - التركية

تعريف entertainment; pleasure; fun, play في الإنجليزية التركية القاموس.

amusement
eğlence

Biz boş eğlence için yaşamıyoruz. - We do not live for idle amusement.

Bugün nereye gitmek istiyorsun? Eğlence parkına mı yoksa belki filme mi? - Where do you want to go today? An amusement park, or maybe a movie?

amusement
{i} eğlenme
amusement
(Kanun) temaşa
amusement
gönül eğlence
amusement
{i} komiklik
amusement
{i} gülünçlük
amusement
{i} oyalanma
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} amusement
entertainment; pleasure; fun, play
المفضلات