edinilmiş

listen to the pronunciation of edinilmiş
التركية - الإنجليزية
acquired

Caviar is an acquired taste. - Havyar edinilmiş bir lezzettir.

vested
evlat edinilmiş
adopted

I know that I'm adopted. - Evlat edinilmiş olduğumu biliyorum.

Tom and Mary have one adopted daughter. - Tom ve Mary'nin evlat edinilmiş bir kızı var.

edin
adopt

My wife wanted to adopt a child. - Eşim bir çocuğu evlat edinmek istiyordu.

Tom and Mary adopted two children whose parents had been killed by a suicide bomber. - Tom ve Mary ana-babası bir intihar bombacısı tarafından öldürülmüş iki çocuğu evlat edindiler.

edin
{f} own

Since they had no children of their own, they decided to adopt a little girl. - Onların kendi çocukları olmadığı için küçük bir kızı evlat edinmeye karar verdiler.

Since they had no children of their own, they decided to adopt a girl. - Onların kendi çocukları olmadığı için bir kız evlat edinmeye karar verdiler.

adet edinilmiş
ritual
edin
edinburg

Her name is Linda Jones and she's from Edinburgh. - Onun adı Linda Jones ve o Edinburghlu'dur.

Edinburgh is my favourite place in the world. - Edinburgh dünyadaki en sevdiğim yerdir.

edin
{f} owning
evlat edinilmiş
adoptive
evlât edinilmiş çocuk
adopted child
الإنجليزية - التركية

تعريف edinilmiş في الإنجليزية التركية القاموس.

Edin
edinburg

Edinburgh dünyadaki en sevdiğim yerdir. - Edinburgh is my favourite place in the world.

Onun adı Linda Jones ve o Edinburghlu'dur. - Her name is Linda Jones and she's from Edinburgh.

edinilmiş
المفضلات