Tom patatesleri kaynattı.
- Tom boiled the potatoes.
Tom biraz su kaynattı.
- Tom boiled some water.
Öğle yemeği için biraz ekmek ve bir kaynamış yumurta yedim.
- I ate some bread and a boiled egg for lunch.
Kaynamış bir yumurtanın kabuğunu temiz bir şekilde nasıl çıkarırsın? Bir çeşit hile var mı?
- How do you take off the shell of a boiled egg cleanly? Is there some sort of trick?
Ben haşlanmış soğana dayanamam.
- I can't stand boiled onions!
Bir bento haşlanmış pirinç ve deniz yosunundan yapılan küçük bir yemektir, bu ucuz ahşap kutularda satılmaktadır.
- A bento is a small meal made of boiled rice and seaweed, that is sold in cheap wooden boxes.