an indulgent act; favor granted; gratification

listen to the pronunciation of an indulgent act; favor granted; gratification
الإنجليزية - التركية

تعريف an indulgent act; favor granted; gratification في الإنجليزية التركية القاموس.

indulgence
(Ticaret) af
indulgence
şımartılma
indulgence
zevk
indulgence
göz yumma
indulgence
(ticaret hukuku) borç vadesinin uzatılması
indulgence
(Katoliklik) pişmanlık hâsıl olunca kilise tarafından günah cezasından bir kısmının affolunması
indulgence
borç vadesinin uzatılması
indulgence
{i} in kendine (bir şey yapma) izni verme
indulgence
{i} anlayış gösterme
indulgence
pişmanlık hâsıl olunca kilise tarafından günah cezasından bir kısmının affolunması
indulgence
{i} yüz verme
indulgence
{i} haz
indulgence
{i} yüz verme, müsamaha
indulgence
günah çıkarma/düşkünlük
indulgence
düşkünlük

Aşırı düşkünlük çocuğu şımarttı. - Excessive indulgence spoiled the child.

indulgence
{i} tutku
indulgence
düşkünlük,hoşgörü
indulgence
{i} boyun eğme
indulgence
{i} günahların kilisece affedilmesi
الإنجليزية - الإنجليزية
indulgence
an indulgent act; favor granted; gratification
المفضلات