التركية - الإنجليزية
تعريف akışı في التركية الإنجليزية القاموس.
- ak
- {i} white
- ak
- leuco
- ak
- {f} flow
- ak
- leuko
- ak
- {s} clean
- bilgi akışı
- (Ticaret) information flow
- bilinç akışı
- (Pisikoloji, Ruhbilim) stream of consciousness
- gelecekteki nakit akışı
- (Ticaret) future cash flow
- kanal akışı
- channel flow
- kontrol akışı
- (Bilgisayar) control flow
- metin akışı
- (Bilgisayar) text wrap
- metin akışı
- (Bilgisayar) text flow
- nakit akışı
- (Politika, Siyaset) cash-flow
- nakit akışı
- (Ticaret) cash flows
- program akışı
- (Bilgisayar) program flow
- veri akışı
- dataflow
- ısı akışı
- heat flux
- ak
- flow off
- ak
- hoary
- ak
- {f} streaming
- ak
- flow from
- ak
- {f} flowing
- ak
- {f} stream
- gövde akışı ölçer
- (Çevre) Stemflow meter
- iş akışı
- flowchart
- nakit akışı
- cash flow
We've got a cash flow problem.
-Bir nakit akışı sorunumuz var.
We have a cash flow problem.
-Nakit akışı sorunumuz var.
- suyun akışı
- current
- veri akışı
- Stream of data
- zaman akışı
- When the flow
- AK
- (Hukuk) (Avrupa Komisyonu) EC (European Commision)
- ak
- clean, unsullied
- ak
- hoar
- ak
- white " beyaz; (saç) hoary, hoar; honest; white colour; white (of an egg/eye)
- ak
- white (of an eye or an egg)
- ak
- unblemished, beaming with honest pride (face)
- ak
- phot. positive
- ak
- white speck (in the eye)
- ak
- edge
- banyo akışı
- liquor flow
- buzul akışı
- glacier flow
- cümle akışı
- flow of the sentence
- direkt yüzey akışı
- (Tarım) direct runoff
- egzoz gaz akışı
- (Otomotiv) exhaust gas flow
- egzoz gazının akışı
- (Havacılık) exhaust stream
- elektron akışı
- electron flow
- eylem akışı
- (Pisikoloji, Ruhbilim) stream of action
- gaz akışı
- gas flow
- geri bilgi akışı
- feedback
- göç akışı
- (Hukuk) migration flow
- hayat akışı
- life fluency
- iplik akışı
- running yarn
- mal ticaret akışı
- (Hukuk) merchandise trade flow
- masraf akışı
- (Ticaret) cost flow
- nakit akışı belgeleri
- (Ticaret) pay throughs
- nominal ısı akışı
- rate of heat flow
- olayların akışı
- course of events
- piston akışı
- piston flow
- ticaret akışı
- (Hukuk) trade flow
- trafik akışı
- traffic flow
- veri akışı
- data flow, data stream
- yatırım akışı
- (Hukuk) investmen flows
- zamanın akışı içinde
- in course of time
- ısı akışı
- heat flow
- şerbet akışı
- juice flow
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف akışı في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- AK
- an AK-47, AK-74, or related assault rifle
- AK
- Alaska, a state of the United States of America
- AK
- Alaska. the written abbreviation for Alaska
- AK
- state in the northwestern United States
- ak
- Astigmatic Keratotomy
- ak
- a state in northwestern North America; the 49th state admitted to the union; "Alaska is the largest state in the United States"
- ak
- Avtomat Klashnikova, or Automatic Kalashnikov The most widely used automatic rifle line in the world, Russian-designed; there are several Airsoft variants
- ak
- us
- ak
- Animal Kingdom
- ak
- Acronym for Astigmatic Keratotomy A surgical procedure used to correct moderate cases of astigmatism Often performed at the same time as the Radial Keratotomy (RK) procedure for correcting nearsightedness The procedures are somewhat similar, differing primarily in the pattern of incisions made in the outer periphery of the cornea in order to change its shape to the curvature needed to correct the refractive problem Both AK and RK have been largely replaced by newer refractive surgery procedures See Refractive Surgery in Eye Care Encyclopedia
- ak
- Abbreviation for Astigmatic Keratotomy
- ak
- actinic keratosis AT applanation tension
- ak
- Alaska
- ak
- Above knee Also referred to as transfemoral
- ak
- Astigmatic Keratotomy - Modified form of Radial Keratotomy
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف akışı في التركية التركية القاموس.
- zamanın akışı
- time course
- Ak
- ağ
- ak
- Yükseliş
- ak
- Sıkıntısız, rahat
- ak
- Namuslu, iffetli kadın
- ak
- Hidayet Sayın'ın, Atıf Yılmaz tarafından sinemaya da aktarılmış oyunu
- ak
- Bazı şeylerde beyaz bölüm
- ak
- Doğuş, doğum
- ak
- Bu renkte olan: "Ablak yüzlü, kısa kesilmiş ak sakallı bir adamdı."- M. Ş. Esendal
- ak
- Besleyici ve lezzetli bir mantar türü
- ak
- Dürüst
- ak
- Temiz
- ak
- Beyaz leke
- ak
- Temiz, iffetli
- ak
- Bu renkte olan
- ak
- Ayran
- ak
- Kar, süt gibi şeylerin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı
- bilinç akışı
- Düşüncelerin arka arkaya birbirini izlemesi
- bilinç akışı
- Kişinin aklından geçenlerin birinci kişi ağzından yansıtılması
- elektron akışı
- Serbest elektronların yer değiştirmesi
- trafik akışı
- Trafikteki araçların kurallara uygun bir biçimde sıkışıklığa sebebiyet vermeden yürümesi, hareket etmesi trafik akımı
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - التركية
تعريف akışı في الإنجليزية التركية القاموس.
- AK
- (Askeri) sivil kargo gemisi (commercial cargo ship)
- nakit akışı yönetimi
- Cash flow management
المصطلحات ذات الصلة
akışı
الواصلة
a·kı·şıResimler
السابق
المفضلات