a volatile, inflammable, liquid hydrocarbon mixture

listen to the pronunciation of a volatile, inflammable, liquid hydrocarbon mixture
الإنجليزية - التركية

تعريف a volatile, inflammable, liquid hydrocarbon mixture في الإنجليزية التركية القاموس.

gasoline
benzin

Tom benzini biten arabasını terk etti ve yürümeye başladı. - Tom abandoned his car that had run out of gasoline and started walking.

Arabaya biraz benzin koymayı unutmamalıyız. - We need to remember to put some gasoline in the car.

gasoline
yakıt

Bu araba bir litre yakıt başına on üç kilometre gidebilir. - This car can go thirteen kilometers for every liter of gasoline.

Benzin yakıt için kullanılır. - Gasoline is used for fuel.

gasoline
{i} gazolin
gasoline
petrol
الإنجليزية - الإنجليزية
gasoline