a sharp, loud, hideous outcry

listen to the pronunciation of a sharp, loud, hideous outcry
الإنجليزية - التركية

تعريف a sharp, loud, hideous outcry في الإنجليزية التركية القاموس.

yell
bağırmak

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

Fazla bağırmaktan sesim kısıldı. - I am hoarse from yelling so much.

yell
{i} bağırma

Fazla bağırmaktan sesim kısıldı. - I am hoarse from yelling so much.

Tom bana bağırmak zorunda değildi. - Tom didn't have to yell at me.

yell
{f} haykırmak
yell
bağırtmak
yell
feryat
yell
{f} çığlık at

Tom çığlık atıyordu ve bağırıyordu. - Tom was screaming and yelling.

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

yell
çığlık

Zirveye vardığımızda hepimiz çığlık attık. - When we reached the summit, we all yelled out into the void.

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

yell
bağırış
yell
{f} seslenmek
yell
{i} seslenme
yell
{f} bağırmak; nara atmak
yell
tempo ile bağırarak taraf tutmak
yell
{i} bağırma, bağırış; nara
yell
haykırış
yell
yell bağır
yell
tempo ile haykırış ve alkış
الإنجليزية - الإنجليزية
yell
a sharp, loud, hideous outcry
المفضلات