الإنجليزية - التركية
تعريف a plain between woods, a fine linen في الإنجليزية التركية القاموس.
- lawn
- {i} çimenlik
Çimenlikteki yabani otları temizliyorum.
-I'm weeding the lawn.
- lawn
- lawn mower çimen biçme makinası
- lawn
- çimlerle kaplı alan
- lawn
- çim
Çim biçme makinesini çalıştırmak için benzin gerekiyor.
-The lawn mower needs gas to operate.
Bob çimleri biçme için bir saat için 3 dolar ödedi.
-Bob charged 3 dollars an hour for mowing lawns.
- lawn
- {i} çimen
Tom Mary'nin çimenliğini onun için biçti.
-Tom mowed Mary's lawn for her.
Benim çimenimde yürüme!
-Don't walk on my lawn!
- lawn
- (Tekstil) patista
- lawn
- ince keten veya pamuklu kumaş
- lawn
- {i} (sürekli biçilen) çimlerle kaplı alan
- lawn
- lawn tennis açık havada oynanan tenis
- lawn
- çayır,çimenlik
- lawn
- patiska/çimen
- lawn
- çim tarhı
- lawn
- lawn sprinkler çimen sulama aygıtı
- lawn
- lawn party çimenlik yerde yapı
- lawn
- (Mukavele) çayır, çimenlik
- lawn
- {i} patiska
- lawn
- ince elek
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a plain between woods, a fine linen في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {n} lawn
a plain between woods, a fine linen
الواصلة
a plain be·tween woods, a fine lin·enالنطق
Resimler
السابق
المفضلات