a method, form, rule

listen to the pronunciation of a method, form, rule
الإنجليزية - التركية

تعريف a method, form, rule في الإنجليزية التركية القاموس.

regulation
{i} düzenleme

Düzenleme kaldırıldı ama sonra yeniden yürürlüğe kondu. - The regulation was abolished, but then it was reenacted.

Düzenlemelere uymalısınız. - You should keep to the regulations.

regulation
{i} düzen

Düzenlemelere uymalısınız. - You should keep to the regulations.

İlk olarak birkaç yeni düzenlemeyi duyurmak istiyorum. - In the first place, I would like to announce several new regulations.

regulation
tanzim
regulation
talimatname
regulation
nizamname
regulation
tüzük

Tüzükler tüketicileri korur. - Regulations protect consumers.

reglement
Kanun, kural
regulation
{s} resmi
regulation
{s}

Düzenlemeler işçileri korur. - Regulations protect workers.

İhracat işletmeleri için yeni düzenlemeler olmalı. - There need to be new regulations for export businesses.

regulation
{i} ayar
regulation
(Biyoloji) regülasyon
regulation
{i} yasa
regulation
yönetmelik/düzenleme
regulation
{i} kural, kaide
regulation
(Tıp) Vücudun değişen çevre şartlarına kendisini uydurması, adaptasyon
regulation
{i} of -in işleyişini/çalışmasını düzenleme/regüle etme/ayarlama/denetleme
regulation
(Tıp) Kural, kaide, kanun
regulation
(sıfat) yönetmeliğe uygun, resmi, iş
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} regulation
{n} reglement
a method, form, rule
المفضلات