التركية - الإنجليزية
تعريف çok yakından في التركية الإنجليزية القاموس.
- point blank
- intimately
- pointblank
- çok yakın
- (deyim) go hand in hand
- çok yakın
- intimate
- çok yakın
- too soon
How soon is too soon?
-Çok yakın, ne kadar yakında?
Don't come back too soon.
-Çok yakında geri gelme.
- çok yakın
- close-knit
- çok yakın
- adjacent
- çok yakın
- too close
Tom's mother said he'd ruin his eyes if he sat too close to the TV.
-Tom'un annesi onun TV'ye çok yakın oturursa gözlerini mahvedeceğini söyledi.
Tom doesn't like it when people invade his personal space by standing too close to him.
-İnsanlar ona çok yakın durarak onun kişisel alanını istila ettiğinde Tom bunu sevmez.
- çok yakın
- on one's heels
- çok yakın
- well nigh
- çok yakın
- close by
- çok yakın
- hard by
- çok yakın
- at close quarters
- çok yakın
- bosom
المصطلحات ذات الصلة
çok yakından
الواصلة
çok ya·kın·danالنطق
Resimler
السابق
المفضلات