çok şey!

listen to the pronunciation of çok şey!
التركية - الإنجليزية
how strange!
{i} much

How come you know so much about Japanese history? - Nasıl oluyor da Japon tarihi hakkında o kadar çok şey biliyorsun?

There is not much I can do to help, I am afraid. - Korkarım ki yardım etmek için yapabileceğim çok şey yok.

great deal

You seem to know a great deal about me. - Benim hakkımda çok şey biliyor gibi görünüyorsun.

His talk led me to believe that he knows a great deal. - Onun konuşması onun çok şey bildiğine beni inandırdı.

lots of things

Tom has lots of things to tell Mary. - Tom'un Mary'ye söyleyecek çok şeyi var.

I have lots of things to tell you. - Sana söyleyecek çok şeyim var.

many things
How strange!/What an odd business!
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) MECNEB