[with negative or in questions] good enough for

الإنجليزية - التركية

تعريف [with negative or in questions] good enough for في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

up to

-e bağlı

up to

-e kalmış

up to

değin

up to

yüksekliğine kadar

up to

ila

up to

önüne

up to

yanına

O onun yanına gitti ve tokalaştı. - He went up to her and they shook hands.

Tom'un gelip seninle konuşmasını beklemek yerine, sadece onun yanına gitmelisin. - Instead of waiting for Tom to come up and speak to you, you should just go up to him.

up to

-e uygun

up to

yeterli

Oldukça yeterli olduğumu hissetmiyorum. - I am not feeling quite up to par.

Noele kadar bir araba almak için yeterli para biriktirmeliydim. - I ought to have enough money saved up to buy a car by Christmas.

up to

e kadar

up to

-e kadar

up to

uygun

Tom işe uygun olduğunu düşünmüyor. - Tom doesn't think he is up to the job.

O, iş için uygun değil. - He is not up to the task.

up to

doğru

Mike çocuğa doğru yanaştı. - Mike walked up to the boy.

Köpek koşarak bana doğru geldi. - The dog came running up to me.

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف [with negative or in questions] good enough for في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

up to

الواصلة

[with neg·a·tive or in questions] good e·nough for