an open way (generally public) for travel or transportation

listen to the pronunciation of an open way (generally public) for travel or transportation
İngilizce - Türkçe

an open way (generally public) for travel or transportation teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

road
yol

Bu siste yol işaretlerini göremiyorum. - I can't see the road signs in this fog.

Çamurlu yol, yeni ayakkabılarımı mahvetti. - The muddy road has ruined my new shoes.

road
liman/yol
road
{i} karayolu

Kamp bölgesi karayoluyla ulaşılabilir değil. - The campsite isn't accessible by road.

Demiryolu karayoluna paralel. - The railroad is parallel to the road.

road
road hog bütün yolu işgal eden şöför veya arabacı
road
road metal yol yapmaya mahsus kırık taş Out of the road Yoldan çe
road
uyulan ilke
road
şose
road
dış liman
road
demirleyecek yer
road
{i} demiryolu [amer.]
road
demiryolu

Demiryolu bu noktada yolu geçer. - The railway crosses the road at this point.

Demiryolu karayoluna paralel. - The railroad is parallel to the road.

road
road cart iki tekerlekli binek arabası
road
{i} maden geçidi
road
demirleyecekdış liman
road
demirleyecek
road
(isim) yol, cadde, karayolu, demiryolu [amer.], maden geçidi, demirleme yeri
road
{i} demirleme yeri
road
sık sık çoğ
İngilizce - İngilizce
road
route
an open way (generally public) for travel or transportation