İngilizce - Türkçe
an item of clothing worn under or over another teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- layer
- kat kat kesmek
- layer
- katmanlara ayırmak
- layer
- tabaka
Fırtınalar boyanın dış tabakasını aşındırdı.
-Storms have abraded the outer layer of paint.
Ozon tabakası olmasa, tehlikede oluruz.
-If not for the ozone layer, we would be in imminent danger.
- layer
- yayıcı
- layer
- tabakalar halinde yaymak
- layer
- kat
Bu sabah kalın bir don katmanı vardı.
-This morning there was a thick layer of frost.
Serebral korteks beynin dış katmanıdır.
-The cerebral cortex is the brain's outer layer.
- layer
- bir şey yayan kimse/makine
- layer
- {i} (Botanik) daldırma, daldırma yöntemiyle daldırılan dal
- layer
- (fiil) daldırma yapmak, daldırmak, kat kat yapmak
- layer
- {i} topçu
- layer
- daldır/tabaka yap
- layer
- seviye
- layer
- dal/dişi kuş/tabaka
- layer
- {f} daldırmak
- layer
- layer cake arası kremalı kat kat pasta
- layer
- katman,tabaka
- layer
- {i} yumurtlayan
- layer
- (Tıp) Aynı nitelikte hücrelerin oluşturduğu her tarafnıda aynı kalınlığı gösteren hücre veya doku kitlesi, tabaka, kat
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
an item of clothing worn under or over another teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- layer
- item of clothing
- article of apparel (shirt, pants, hat, etc.)
İlgili Terimler
an item of clothing worn under or over another
Heceleme
an i·tem of cloth·ing worn un·der or over an·oth·erTürkçe nasıl söylenir
ın aytım ıv klōdhîng wôrn ʌndır ır ōvır ınʌdhırTelaffuz
/ən ˈītəm əv ˈklōᴛʜəɴɢ ˈwôrn ˈəndər ər ˈōvər əˈnəᴛʜər/ /ən ˈaɪtəm əv ˈkloʊðɪŋ ˈwɔːrn ˈʌndɜr ɜr ˈoʊvɜr əˈnʌðɜr/
Resimler
Favoriler