an boisterous or violent situation or event teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- fireworks
- havai fişek gösteri
Geçen yaz bir köprüdeki havai fişek gösterisini izleyerek eğlendik.
-We enjoyed watching the fireworks on a bridge last summer.
Kutlamalar muhteşem bir havai fişek gösterisi ile sonuçlandı.
-The celebrations culminated in a spectacular fireworks display.
- fireworks
- çatapatlar
- fireworks
- kestanefişekleri
- fireworks
- fişek
Geçen yaz bir köprüdeki havai fişek gösterisini izleyerek eğlendik.
-We enjoyed watching the fireworks on a bridge last summer.
Tom bazı havai fişekleri ateşledi.
-Tom set off some fireworks.
- fireworks
- havai fişekler
Tom bazı havai fişekleri ateşledi.
-Tom set off some fireworks.
Bu havai fişekler muhteşem.
-These fireworks are spectacular!
- fireworks
- donanma fişekleri
- fireworks
- {i} havai fişekler, kestanefişekleri, çatapatlar v.b
- fireworks
- {i} patlama
Dün havai fişek fabrikasında bir patlama oldu.
-Yesterday, an explosion occurred at the fireworks factory.
Dün gece havai fişek fabrikasında bir patlama meydana geldi.
-Last night an explosion took place at a fireworks factory.
- fireworks
- {i} havai fişek gösterisi
Dünkü havai fişek gösterisini gördün mü?
-Did you see yesterday's fireworks?
Havai fişek gösterisi hava karardıktan sonra başlayacak.
-Fireworks will begin after dark.
- fireworks
- {i} çıngar
İlgili Terimler
an boisterous or violent situation or event teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- fireworks