almost, just now; with difficulty, barely, hardly

İngilizce - Türkçe

almost, just now; with difficulty, barely, hardly teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

Hemen hemen herkes geldi. - Just about everyone came.

Hemen hemen her şeye alışabilirim. - I can get used to just about anything.

Burada işimiz neredeyse bitmek üzere. - We're just about finished here.

Tom fıstığın haricinde neredeyse her şeyi yiyebiliyor. - Tom can eat just about anything but peanuts.

Tom yaklaşık olarak bir erkeğin isteyebileceği her şeye sahip. - Tom has just about everything a man could want.

Tom yaklaşık senin yaşında. - Tom is just about your age.

Tom istediği bir şeyi almak için aşağı yukarı yeterince zengin. - Tom is rich enough to buy just about anything he wants.

Sanırım aşağı yukarı istediğim bilgisayarı alacak kadar param var. - I think I have just about enough money to buy the computer that I want.

İngilizce - İngilizce

almost, just now; with difficulty, barely, hardly teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı: just about

almost, just now; with difficulty, barely, hardly

Heceleme

almost, just now; with difficulty, barely, hard·ly

Geçmiş

Favoriler