aleti

listen to the pronunciation of aleti
Türkçe - İngilizce
tool mount
alet
device

Edison invented a device for duplication. - Edison teksir için bir alet icat etti.

The telephone is one wonderful device. - Telefon harika bir alettir.

alet
{i} instrument

What's your favorite musical instrument? - Favori müzik aletin nedir?

Do you play a musical instrument? - Bir müzik aleti çalar mısın?

alet
appliance

There were no appliances back then. - O zamanlar hiçbir alet yoktu.

Electrical appliances have made housework easier. - Elektrikli ev aletleri ev işini daha kolay yaptı.

alet
{i} apparatus

That school is equipped with the latest gymnastics apparatus. - Okul en son jimnastik aletleriyle donatılmıştır.

alet
gadget
alet
equipment
dinleme aleti
stethoscope
ölçü aleti
measuring instrument
alet
(Ticaret) machine tools
alet
gear
alet
implement
alet
pawn
alet
lever
alet
rig

It'll be easier for me to do since I have the right tools for the job. - Mademki iş için doğru aletlere sahibim bu benim yapmam için kolay olacak.

alet
gizmo
alet
(Ticaret) tools
delik açma aleti
gimlet
delik açma aleti
borer
delme aleti
auger
dilimleme aleti
slicer
egzersiz aleti
exerciser
fındık kırma aleti
(Gıda) nutcracker
ivme ölçme aleti
accelerometer
kestirme aleti
(Askeri) position finder
kestirme aleti
(Askeri) direction finder
kontrol aleti
controller
kumanda aleti
commander
mutfak aleti
kitchen appliance
tansiyon ölçme aleti
(Tıp) sphygmomanometer
telli müzik aleti
(Muzik) string instrument
tırtıl çekme aleti
knurl
tırtıl çekme aleti
(Mekanik,Teknik) knurling tool
ölçü aleti
(Mekanik) instrument
ölçü aleti
(Askeri,Mekanik) gage
ölçü aleti
unit of measurement
alet
utensil
alet
organ
alet
{i} tool

The plumber used many tools to fix our sink. - Tesisatçı bizim lavaboyu tamir etmek için birçok alet kullandı.

A good workman always takes care of his tools. - İyi bir işçi her zaman aletleriyle ilgilenir.

akort aleti
Tuner
tansiyon aleti
(Tıp, İlaç) blood pressure monitor
tartı aleti
Weighing instrument
taşlama aleti
sanding machine
yangın söndürme aleti
Fire extinguisher
şarj aleti
Battery charger
alet
tool, instrument, device, implement, apparatus, appliance, utensil; tool, instrument; cock
alet
tool, implement, instrument, device
alet
jigger
alet
gadgety
alet
vessel
alet
apparatus, machine
alet
(Hukuk) appliance, device, instrument
alet
(Anatomi) organ
alet
instrumental
alet
instrument, means, agent
alet
burton
alet
{i} aid
alet
{i} gimmick
alet
{i} job

What type of tools do you require for the job? - İş için ne tür aletlere ihtiyacın olur?

Different jobs require different tools. - Farklı işler farklı aletler gerektirir.

analog ölçme aleti
(Bilgisayar,Teknik) analog measuring equipment
arazi ölçü aleti
theodolite
arazi ölçüm aleti
stadia
arazi ölçüm aleti
stadia rod
ayar aleti
aligner
başkasının aleti olan
cats paw
başparmağı sıkmaya yarayan işkence aleti
thumbscrew
bobin test aleti
(Otomotiv) armature test equipment
delme aleti
jig
delme aleti
boring tool
deneme aleti
testing apparatus
deney aleti
testing apparatus
denge aleti
(Spor) balancing beam
denge aleti
balance beam
dezenfekte aleti
(Kimya,Teknik) fumigator
dizel enjektör test aleti
(Otomotiv) diesel injector tester
doğum kontrol aleti
contraceptive
düzlem yüzölçüm aleti
planimeter
fonksiyon test aleti
(Tekstil) function tester
fıçı bira aleti
beer engine
fıçı bira aleti
beer pull
gerilme ölçme aleti
stress gage
göğüs geliştirici spor aleti
chest expander
gırtlak muayene aleti
laryngoscope
hassas ölçü aleti
precision instrument
hassas ölçüm aleti
precision gauge
ilmek sayma aleti
(Tekstil) knit counter
ilmek sayma aleti
(Tekstil) stitch counter
iskandil aleti
bathometer
işaret verme aleti
semaphore
işitme aleti
hearing aid
işkence aleti
tormentor
kale duvarını yıkma aleti
petard
kale duvarını yıkma aleti
(savaş) petard
katı nesnelerin oylumunu ölçme aleti
stereometry
kaymak ayırma aleti
separator
kazıma aleti
scarifier
kazıma aleti
wiper
kenar aleti
edge tool
kesme aleti (direkt)
shear box
keten ayıklama aleti
ripple
keten ve kenevir liflerini ayırma aleti
brake
kontrol aleti
survey instrument
kripto aleti
(Askeri) cryptodevice
kulak muayene aleti
otoscope
kumar aleti
(Kanun) gaming device
kök sökme aleti
rooter
küçük yazı yazma aleti
micrograph
lehim aleti
soldering iron
likit limit aleti
liquid limit apparatus
mesafe düzeltme aleti
(Askeri) percentage corrector
mesafe t aleti
(Askeri) range rake
meteorolojik kayıt aleti
meteorograph
meyil ölçme aleti
(Havacılık) clinometer
meyve göbeğini çıkarma aleti
corer
mide yıkama aleti
stomach pump
mikroskobik dilimleme aleti
microtome
montaj aleti
assemblyol
montaj aleti
assembly tool
montaj aleti
tool mounting
müzik aleti gösterir misiniz
Would you show me some musical instruments
nivelman aleti
surveyor's level
numune alma aleti
sampling tool
oluk açma aleti
grooving tool
orak bileme aleti
strickle
panel dövme aleti
(Otomotiv) panel beating spoon
piston sökme aleti
(Otomotiv) piston expander
punto kaynak kesme aleti
(Otomotiv) spot weld cutting tool
püskürtme aleti
spray
rüzgar düzeltme aleti
(Askeri) wind corrector
semt aleti
(Askeri) azimuth instrument
seviye ölçü aleti
level measuring set
somun sıkma aleti
nutrunner
sondaj aleti
drill
su yosunu yetiştirme aleti
(Askeri) tangle cultivation equipment
suç aleti
(Hukuk) criminal means
suç aleti
(Kanun) offensive weapon
suç aleti (cinayet)
murder weapon
sökme aleti
ripper
sökme aleti
extractor
sıkılık ölçme aleti
sounding device
sıvı yada gaz sıkıştırma aleti
compressor
taneleme aleti sheller
(e.g. corn sheller)
tansiyon aleti
sphygmomanometer

The nurse used a sphygmomanometer to check my blood pressure. - Hemşire tansiyonumu ölçmek için tansiyon aleti kullandı.

tarama aleti
scanol
tarama aleti kullanmak
dredge
taş alma ameliyatı aleti
gorget
test aleti
testol
test aleti
(Otomotiv) test gauge
tesviye aleti
leveler, leveller
tesviye aleti
air level
tesviye aleti
leveling-instrument
tesviye aleti level
(a device used to determine deviation from the horizontal or perpendicular)
teyel sökme aleti
(Tekstil) stitch ripper
titreşimli masaj aleti
vibrator
tohum ekme aleti
seed drill
tohum ekme aleti
seeder
torna aleti
(Mekanik) tool rest
torna aleti
lathe tool
transfer aleti
(Arılık) transferring tool
uzaktan kumanda aleti
remote control
verev biye yapma aleti
(Tekstil) bias binding maker
viskozite ölçme aleti
(Otomotiv) viscosimeter
çalgı aleti
musical instrument
çekirdek çıkarma aleti
seeder
ölçme aleti
gauge
ölçü aleti
gauge
ölçü aleti
gauger
ölçü aleti
measuring device
şebeke kontrol aleti
(Askeri) net control device
şev açma aleti
chamfer
Türkçe - Türkçe

aleti teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

ALETİ CARİHA
(Hukuk) Yaralayıcı aygıt
alet
Hoş görülmeyen bir işe yardımcı veya aracı olmayı kabul eden kimse, maşa
alet
Bir sanatı yapmaya, uygulamaya yarayan özel araç, aygıt
alet
Bir sanatı yapmaya, uygulamaya yarayan özel araç, aygıt: "Hafif sesli bütün aletleri susturup davulu sabaha kadar vurdurmak istiyorum."- F. R. Atay
alet
Bir el işini gerçekleştirmek için özel olarak yapılmış nesne
alet
Hoş görülmeyen bir işe yardımcı veya aracı olmayı kabul eden kimse, maşa: "Birtakım teşebbüslerini gerçekleştirmesi yolunda onu bir alet gibi kullanıyor."- Y. K. Karaosmanoğlu
alet
Bir el işini veya mekanik bir işi gerçekleştirmek için özel olarak yapılmış nesne: "Alet işler, el övünür."- Atasözü
alet
Bir amaca ulaşmak için kullanılan nesne
alet
Bir makineyi oluşturan ve işlemesine yardım eden parçalardan her biri
alet
Bir el işini veya mekanik bir işi gerçekleştirmek için özel olarak yapılmış nesne
kondisyon aleti
Vücut sağlığını korumak ve geliştirmek için kullanılan kondisyon bisikleti, koşu bandı, kürek gibi araçlardan her biri
ses aleti
Ses aygıtı
suç aleti
Suçun işlendiği alet veya suçun işlenmesinde söz konusu olan alet
tesviye aleti
bakınız: düzeç
ÂLET
(Osmanlı Dönemi) Bir işte veya bir san'atta kullanılan vasıta. Bir makinayı vücuda getiren ve işlemesine yardım eden parçalardan her biri
ÂLET
(Osmanlı Dönemi) Sebeb, vesile, vesâit
ÂLET
(Osmanlı Dönemi) Edevat. Avadanlık
Âlet
(Osmanlı Dönemi) ORGAN
çalgı aleti
Müzik yapmak için kullanılan araç, enstrüman
aleti