İngilizce - Türkçe
a person who routinely spends time at a particular location teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- rat
- {i} sıçan
Bir sıçan yolu koşarak geçti.
-A rat ran across the road.
Gemi sıçanlar ile doludur.
-The ship abounds with rats.
- rat
- {i} muhbir
- rat
- {i} fare
Fareler batan gemiyi terkederler.
-Rats desert a sinking ship.
Fare bir sopayla Tom tarafından öldürüldü.
-The rat was killed by Tom with a stick.
- rat
- iri fare
- rat
- kalleşlik etmek
- rat
- kalleş
- rat
- sözünden dönmek
- rat
- dönek
- rat
- argo oyunbozan
- rat
- {f} hainlik etmek
- rat
- {f} ihbar etmek
- rat
- on ile
- rat
- kadınların saçını kabarık göstermek için kullanılan ufak ilâve parça
- rat
- argo gammazlamak
- rat
- {f} argo oyunbozanlık etmek
- rat
- Mus
Aralık için oldukça sıcak olduğunu düşünmüyor musun?
-Don't you think it is rather warm for December?
Dolar ve euro arasındaki dönüştürme oranını biliyor musun?
-Do you know the conversion rate between dollars and euros?
- rat
- Norway rat göçmen
- rat
- {f} parti değiştirmek
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a person who routinely spends time at a particular location teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- rat
He loved hockey and was a devoted rink rat.
a person who routinely spends time at a particular location
Heceleme
a per·son who rou·tine·ly spends time at a par·ti·cu·lar lo·ca·tionTürkçe nasıl söylenir
ı pırsın hu rutinli spendz taym ät ı pırtîkyılır lōkeyşınTelaffuz
/ə ˈpərsən ˈho͞o ro͞oˈtēnlē ˈspendz ˈtīm ˈat ə pərˈtəkyələr lōˈkāsʜən/ /ə ˈpɜrsən ˈhuː ruːˈtiːnliː ˈspɛndz ˈtaɪm ˈæt ə pɜrˈtɪkjəlɜr loʊˈkeɪʃən/
Resimler
Geçmiş
Favoriler