a little of

listen to the pronunciation of a little of
İngilizce - Türkçe
in birazını
Bir küçük
-in birazını
a little
biraz

Ben biraz Japonca konuşuyorum. - I speak a little Japanese.

Ben biraz İngilizce öğreniyorum. - I am learning a little English.

a little
azıcık

Tom azıcık erken geldi. - Tom was a little early.

Bir seferde azıcık iş yapacağım. - We'll do a little at a time.

a little
bir parça

O pastadan bir parça alabilir miyim? - Could I get a little piece of that cake?

Tom pastanın bir parçasını aldı. - Tom got a little pie.

a little
bir miktar

Şişe içinde kalan sadece bir miktar süt vardı. - There was only a little milk left in the bottle.

a little
az
a little
çat pat
a little
bir dirhem
a little
bir balaca
a little
dıkkılı
a little
biraz: Give me a little time. Bana biraz zaman verin
a little
bir az
little of
küçük bir
little of
miniği
a little
az buçuk
a little
birazcık
İngilizce - İngilizce

a little of teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

a little
To a small extent or degree

The door was opened a little.

a little
a small amount

A little water has spilled.

a little
to a small degree; somewhat; "it's a bit warm"; "felt a little better"; "a trifle smaller"
a little
rather, quite, to a certain extent, somewhat (e.g.: "I found Tom a little sarcastic")
a little
{s} a bit, a few, a handful
a little of

    Heceleme

    a lit·tle of

    Türkçe nasıl söylenir

    ı lîtıl ıv

    Telaffuz

    /ə ˈlətəl əv/ /ə ˈlɪtəl əv/

    Videolar

    ... going up, and we're using oil more efficiently. And very little of what Governor Romney just ...