İngilizce - Türkçe
a large piece of machinery that digs up holes teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- digger
- kazıcı
Ben otuz yıldır bir mezar kazıcısıydım.
-I was a grave digger for thirty years.
Karıncayiyenler mükemmel kazıcıdırlar.
-Aardvarks are excellent diggers.
- digger
- toprak kazan
- digger
- {i} kepçe
- digger
- kazmacı
- digger
- greyder
- digger
- toprak kazma aracı
- digger
- ekskavatör
- a piece of
- bir parça
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
-Tom cut his sister a piece of cake.
Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
-I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.
- digger
- asker/kazıcı
- digger
- {i} avustralya askeri
- digger
- toprak kazan kimse
- digger
- {i} kazma
- digger
- {i} sarıca arı
- digger
- hafriyat makinası
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a large piece of machinery that digs up holes teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- digger
a large piece of machinery that digs up holes
Heceleme
a large piece of ma·chin·e·ry that digs up holesTürkçe nasıl söylenir
ı lärc pis ıv mışinri dhıt dîgz ʌp hōlzTelaffuz
/ə ˈlärʤ ˈpēs əv məˈsʜēnrē ᴛʜət ˈdəgz ˈəp ˈhōlz/ /ə ˈlɑːrʤ ˈpiːs əv məˈʃiːnriː ðət ˈdɪɡz ˈʌp ˈhoʊlz/
Resimler
Favoriler