a headmaster or headmistress

listen to the pronunciation of a headmaster or headmistress
İngilizce - Türkçe

a headmaster or headmistress teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

head
{i} baş

Soğuk Moskova kışlarında kendi başına şapka takmak en iyisidir. - It's best to wear a cap on your head during the cold Moscow winters.

Batılı ülkeler doları güçlendirmek için baş başa verip düşünüyorlar. - Western nations have to put their heads together to strengthen the dollar.

head
{i} konu başlığı
head
menba
head
başlık

Tom genellikle sadece başlıkları okur. - Tom usually only reads the headlines.

Başlıkların okuyucunun ilgisini çekmesi gerekiyor. - Headlines are supposed to grab the reader's interest.

head
başkanlığını yapmak
head
buhar basıncı
head
{f} başı çek
head
genel başkan
head
{f} (bir şeyin) başkanlığını yapmak/başkanı olmak: Who heads this outfit? Buranın başkanı kim?
head
{f} olgunlaşmak
head
{f} -in
head
{i} pınar başı
head
{s} baştaki
head
bir

Onların hepsinin, kolları, bacakları, ve kafaları var,onlar yürürler ve konuşurlar, ama şimdi onlara farklı yapmak isteyen bir şey var. - They all have arms, legs, and heads, they walk and talk, but now there's SOMETHING that wants to make them different.

Bir elin nesi var, iki elin sesi var. - Two heads are better than one.

head
{s} baş ile ilgili
head
{f} başında olmak
head
{i} şef, baş, başkan: the head of the math department matematik bölümü başkanı
head
{f} başı çekmek
head
{i} köpük
head
kafa,v.başı çek: n.baş
İngilizce - İngilizce
head
a headmaster or headmistress

    Heceleme

    a head·mas·ter or head·mis·tress

    Türkçe nasıl söylenir

    ı hedmästır ır hedmîstrıs

    Telaffuz

    /ə ˈhedˈmastər ər ˈhedˌməstrəs/ /ə ˈhɛdˈmæstɜr ɜr ˈhɛdˌmɪstrəs/