a difficult task

listen to the pronunciation of a difficult task
İngilizce - Türkçe

a difficult task teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

challenge
meydan okumak

Meydan okumaktan zevk aldım. - I enjoyed the challenge.

Ben senin otoritene meydan okumak istemedim. - I didn't mean to challenge your authority.

challenge
meydan okuma

Kaybedecek bir şeyi olmayan birine meydan okuma. - Don't challenge someone who has nothing to lose.

Tom bir meydan okuma ile karşı karşıya. - Tom is facing a challenge.

challenge
düelloya davet etmek
challenge
{i} kimlik sorma
challenge
(Kanun) reddi hakim
challenge
alnını karışlamak
challenge
karşı çıkma
challenge
{f} meydan oku

İki hamlede, Kasparov meydan okuyucu kontrol edecektir. - In two moves, Kasparov will check the challenger.

Tom tenis oyununda Mary'ye meydan okudu. - Tom challenged Mary to a game of tennis.

challenge
karşılaşmaya davet
challenge
karşı çıkmak
challenge
{i} bağışıklık
challenge
{f} havlamaya başlamak
challenge
boy ölçüşmek
challenge
{f} davet etmek (düello)
challenge
mücadeleye davet
challenge
{f} kafa tutmak (Argo)
challenge
{f} hiçe saymak
challenge
{i} itiraz

İtirazını kabul ediyorum. - I accept your challenge.

Tom benim itirazımı kabul etti. - Tom accepted my challenge.

challenge
oy pusulasının geçersizliğinin veya seçmenin yetersizliginin iddia edilmesi
İngilizce - İngilizce
challenge
A task
job
difficult task
long row to hoe
a difficult task

    Heceleme

    a dif·fi·cult task

    Türkçe nasıl söylenir

    ı dîfıkılt täsk

    Telaffuz

    /ə ˈdəfəkəlt ˈtask/ /ə ˈdɪfəkəlt ˈtæsk/