a country other than england, northern ireland, scotland and wales

listen to the pronunciation of a country other than england, northern ireland, scotland and wales
İngilizce - Türkçe

a country other than england, northern ireland, scotland and wales teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

overseas
(Askeri) DENİZAŞIRI: Bir memleketin milli ve siyasi sınırları dışında kalan ve denizlerle ayrılmış bulunan bölgeler. ABD ne göre Alaska ve Hawaii dahil olmak üzere kıtasal ABD nin dışında olan tüm yerler
overseas
ülke dışı
overseas
yurt dışı

Onun büyük geliri ona her yıl yurt dışında seyahat etmesini mümkün kılıyor. - His large income makes it possible for him to travel overseas every year.

Yurt dışına çıkan Japon sayısı yıldan yıla artmaktadır. - The number of Japanese going overseas has been increasing year by year.

overseas
yurtdışı

Meslektaşı yurtdışındaki birime tayin edildi. - His colleague was transferred to an overseas branch.

Yurtdışı gıda ihracatları tarım dayanaklarından biridir. - Overseas food exports are one of the mainstays of agribusiness.

overseas
denizaşırı

Gemi denizaşırı ülkelerden geldi. - The ship came from overseas.

Genelde Japon arabaları denizaşırı ülkelerde daha popüler. - Generally speaking, Japanese cars are popular overseas.

overseas
denizaşırı ülkelerde

Babam şimdiye kadar denizaşırı ülkelerde bulunmadı. - My father has never been overseas until now.

Genelde Japon arabaları denizaşırı ülkelerde daha popüler. - Generally speaking, Japanese cars are popular overseas.

overseas
denizaşırı ülkelere

Her yıl denizaşırı ülkelere gider. - He goes overseas every year.

overseas
s., z. denizaşırı
İngilizce - İngilizce
overseas
a country other than england, northern ireland, scotland and wales