Borrow and return, then you can borrow again. Borrow and don't return, and then the borrowing gets difficult.
- Ödünç al ve geri ver, sonra tekrar ödünç alabilirsin.Ödünç al ve geri verme ve sonra ödünç alma zorlaşır.
Is there any chance of my borrowing your typewriter?
- Daktilonuzu ödünç almamla ilgili bir ihtimal var mı?
Tom wants to borrow your car.
- Tom arabanı ödünç almak istiyorum.
You shouldn't have borrowed Tom's car.
- Tom'un arabasını ödünç almamalıydın.
One way to get money was to borrow it.
- Para almanın bir yolu onu ödünç almaktı.
Tom wants to borrow your car.
- Tom arabanı ödünç almak istiyorum.
One way to get money was to borrow it.
- Para almanın bir yolu onu ödünç almaktı.
Whose bicycle did you want to borrow?
- Kimin bisikletini ödünç almak istedin?
Can I borrow your car?
- Arabanı ödünç alabilir miyim?
Mary does not let her sister borrow her clothes.
- Mary, kız kardeşinin elbiselerini ödünç almasına izin vermez.
She borrowed the book from him.
- Kitabı ondan ödünç aldı.
I borrowed the dictionary from my friend.
- Arkadaşımdan sözlüğü ödünç aldım.
He regretted borrowing the book from her.
- Ondan kitabı ödünç aldığına pişman oldu.
The Anglo-Saxons enriched the language by borrowing words from other languages.
- Anglo Saksonlar başka dillerden sözcükler ödünç alarak dili zenginleştirdiler.