willing; ready to agree or consent. [colloq.]

Английский Язык - Турецкий язык

Определение willing; ready to agree or consent. [colloq.] в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

agreeable

halavetli

agreeable

anlaşmaya hazır

Biz sizin koşullarınızla anlaşmaya hazırız. - We are agreeable to your conditions.

agreeable

hoşa giden

agreeable

uygun

Bizim planımız için uygun musun? - Are you agreeable to our plan?

agreeable

razı

agreeable

mutabık

agreeable

kabul edilebilir

agreeable

hoş

Onun hoş bir sesi var. - She has an agreeable voice.

Sekreter bana hoş bir gülümseme verdi. - The secretary gave me an agreeable smile.

agreeable

uzlaşmacı

O, çok uzlaşmacı bir insandır. - He is a very agreeable person.

agreeable

{s} münasip

agreeable

{s} uysal

agreeable

{s} iyi

agreeable

{s} hazır

Biz sizin koşullarınızla anlaşmaya hazırız. - We are agreeable to your conditions.

agreeable

(sıfat) kabul edilir, münasip, hoş, iyi, makbul, tatlı, uygun, razı, hazır, uysal

agreeable

{s} kabul edilir

Английский Язык - Английский Язык

Определение willing; ready to agree or consent. [colloq.] в Английский Язык Английский Язык словарь

agreeable

Расстановка переносов

willing; rea·dy to a·gree or consent. [colloq.]