entmutigend

Немецкий Язык - Турецкий язык

Определение entmutigend в Немецкий Язык Турецкий язык словарь

cesaret kırıcı

heves kırıcı

Английский Язык - Турецкий язык

Определение entmutigend в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

frustrating

{s} sinir bozucu

İnsan gözlüksüz bir şey göremediğinden, gözlüğü yokken gözlük araması çok sinir bozucu bir şey. - It's very frustrating to try to find your glasses when you can't see anything without glasses.

Döküm içindeki kolumla bunu yapmaya çalışmak gerçekten çok sinir bozucu. - It's just so frustrating to try to do this with my arm in a cast.

discouraging

cesaret kırıcı

Aile, doktordan Tom'un sağlığı konusunda cesaret kırıcı haber aldı. - The family received discouraging news from the doctor about Tom's health.

O oldukça cesaret kırıcıydı. - It was pretty discouraging.

frustrating

{f} boşa çıkar

frustrating

{i} boşa çıkarma

daunting

göz korkutucu

Görev göz korkutucuydu. - The task was daunting.

frustrating

{s} yıldırıcı

discouraging

{s} hayal kırıklığına uğratan

discouraging

{s} heves kırıcı

disheartening

{s} cesaret kırıcı

disheartening

{s} ümit kırıcı

frustrating

{s} sinir bozucu, moral bozucu: This work is very frustrating. Bu çok sinir bir iş

frustrating

{s} engelleyici

frustrating

{s} boşa çıkaran

frustrating

{s} asap bozucu

frustrating

bosa çıkararak

Немецкий Язык - Английский Язык

Определение entmutigend в Немецкий Язык Английский Язык словарь

frustrating

dispiritingly

disheartening

dispiriting

discouraging

scaring off

daunting

dauntingly

dishearteningly

dampening

off-putting

discouragingly

dejecting

frustating