gıyabi

listen to the pronunciation of gıyabi
Türkçe - Türkçe
Bulunmadığı sırada yapılan, verilen
Uzaktan, görüşmeden (olan): "Birbirine benzer yaşayanlar arasındaki gıyabi dostluk alakasını içimizde taşıyoruz."- P. Safa
Bir kimse bulunmadığı sırada yapılan, verilen
Uzaktan, görüşmeden (olan)
GIYABÎ
(Osmanlı Dönemi) Arkasından olarak. Kendi hazır olmadığı halde arkasından. Gayba âit. Gayba mensup ve müteallik
gıyabi tutuklama
Kendi yokken arkasından yapılan tutuklama
gıyabi hüküm
Kendi yokken arkasından verilen hüküm
gıyabi