money given back, usually because goods are defective teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- refund
- geri ödemek
- refund
- {i} para iadesi
Tom para iadesi istemeli.
-Tom should ask for a refund.
Onlar biletime para iadesi yapmadı.
-They wouldn't refund my ticket.
- refund
- (Ticaret) para iadesi yapma
Onlar biletime para iadesi yapmadı.
-They wouldn't refund my ticket.
- refund
- (Ticaret) geri ödenen meblağ
- refund
- alınmış parayı geri vermek
- refund
- iade
Posta ile para iadeni alacaksın.
-You'll be receiving your refund in the mail.
Lütfen bana bir para iadesi yapın.
-Please send me a refund.
- refund
- parayı geri vermek
- refund
- (pulu) geri vermek
- refund
- geri verilen para
- refund
- {i} geri verme
- refund
- {f} geri ver
Sarah paralarının geri verilmesini talep etti.
-Sarah demanded that she be given a refund.
- refund
- geri ödeme
Onlar bana geri ödeme yapmadı.
-They wouldn't give me a refund.
Biz herhangi bir öğe için geri ödeme sunmuyoruz.
-We do not offer refunds on any item.
- refund
- geri ver(mek)
- refund
- geri öde
Tam satın alma bedelini geri ödeyip ödemeyeceğinizi bilmek istiyorum.
-I want to know if you will refund the full purchase price.
Biz herhangi bir öğe için geri ödeme sunmuyoruz.
-We do not offer refunds on any item.
- refund
- (fiil) iade yapmak, yeniden sermaye sağlamak, geri ödemek, geri vermek (para)
- refund
- tekrar para vermek
- refund
- {f} geri vermek (para)
- refund
- ödemek
İlgili Terimler
money given back, usually because goods are defective teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- refund