Take whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini al.
You may choose whichever book you want to read.
- Okumak istediğiniz herhangi bir kitabı seçebilirsiniz.
You may have whatever book you want to read.
- Okumak istediğin herhangi bir kitabı alabilirsin.
You have nothing whatever to worry about.
- Hakkında endişe edeceğin herhangi bir şey yok.
Sami had no education whatsoever.
- Sami'nin herhangi bir eğitimi yoktu.
I have no interest whatsoever in eating English food.
- Herhangi bir İngiliz yemeğini yemeğe ilgim yok.
Do you have any condoms?
- Herhangi bir prezervatifin var mı?
Can you see anything at all there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
I'm not certain about anything.
- Herhangi bir şey hakkında emin değilim.
I met her on a certain winter day.
- Herhangi bir kış gününde ona rastladım.
Never have I heard anyone say a thing like that.
- Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
Well, yes, but I don't want anyone to know.
- Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum.
I am not frightened of anything.
- Herhangi bir şeyden korkmam.
Don't you have anything smaller than that?
- Ondan daha küçük herhangi bir şeyin yok mu?
I have Tom's address somewhere.
- Herhangi bir yerde Tom'un adresine sahibim.
Tom speaks French much better than anyone else.
- Tom Fransızcayı başka herhangi birinden daha iyi konuşur.
Never have I heard anyone say a thing like that.
- Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
Anybody and everybody wants to go abroad.
- Herhangi biri ve herkes yurtdışına gitmek ister.
Everyone is a moon, and has a dark side which he never shows to anybody.
- Herkes bir aydır, ve herhangi birine asla göstermeyeceği karanlık bir tarafı vardır.
It's not something anyone can do.
- Bu herhangi birinin yapabileceği bir şey değil.
All this worldly wisdom was once the unamiable heresy of some wise man.
- Bütün bu dünyevi bilgelik bir zamanlar herhangi bir bilge adamın sevimsiz sapıklığıydı.
You have nothing whatever to worry about.
- Hakkında endişe edeceğin herhangi bir şey yok.
You have nothing whatever to be embarrassed about.
- Hakkında mahcup olacağın herhangi bir şey yok.
I have no interest whatsoever in eating English food.
- Herhangi bir İngiliz yemeğini yemeğe ilgim yok.
You are under no obligation whatsoever to share this information.
- Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.
I don't like either of them.
- Ben, onlardan herhangi birini sevmiyorum.
Take either of the apples.
- Elmaların herhangi birini al.
I don't like either of them.
- Ben, onlardan herhangi birini sevmiyorum.
Take either of the apples.
- Elmaların herhangi birini al.
Any one of us could suffer from malnutrition without being aware of it!
- Herhangi birimiz bunun farkında olmadan yetersiz beslenmeye maruz kalabilir!
Choose any one from among these.
- Bunların arasından herhangi birini seç.
Take whichever you want.
- İstediğiniz herhangi birisini alın.
Take whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini al.
Can you see anything in there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.
- Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.
Do you feel at home anywhere?
- Herhangi bir yerde evinizdeymiş gibi hisseder misiniz?
Tom says he thinks he could live anywhere.
- Tom herhangi bir yerde yaşayabileceğini sandığını söylüyor.
Take whichever one you like.
- İstediğiniz herhangi birisini alın.
Choose any one from among these.
- Bunların arasından herhangi birini seç.