Turkish - English
Definition of gözdağı in Turkish English dictionary
- threat
- intimidation, threats
- intimidation
- menace
- threats
- gözdağı vermek
- threaten
- gözdağı vermek
- daunt
- gözdağı vermek
- bulldoze
- gözdağı vermek
- hector around
- gözdağı vermek
- to intimidate, to browbeat
- gözdağı vermek
- hector about
- gözdağı vermek
- to threaten, menace, intimidate, daunt
- gözdağı vermek
- buffalo
- gözdağı vermek
- menace
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of gözdağı in Turkish Turkish dictionary
- Sonradan verilecek bir ceza ile korkutma, yıldırma, tehdit: "Ona korku ve gözdağı aracı ile birtakım emirler verilir, yasaklar konur."- H. Taner
- Sonradan verilecek bir ceza ile korkutma, yıldırma, tehdit
- GÖZDAĞI
- (Osmanlı Dönemi) t. Mc: Birini istenilen yola getirmek için samimi olmayan şiddet gösterişleriyle korkutmak ve tehdit etmek