compassionate, caring, concerned, understanding

listen to the pronunciation of compassionate, caring, concerned, understanding
English - Turkish

Definition of compassionate, caring, concerned, understanding in English Turkish dictionary

sympathetic
sempatik

Kız ve ailesi çok sempatik. - The girl and her parents were very sympathetic.

Tom sempatik görünüyor. - Tom looks sympathetic.

sympathetic
{s} sempatik, sıcakkanlı
sympathetic
anlayışlı

İnsanlar Fadıl'a karşı anlayışlıydı. - People were sympathetic to Fadil.

sympathetic
(Pisikoloji, Ruhbilim) duygudaşlı
sympathetic
(Tıp) simpatik
sympathetic
duygudaş
sympathetic
(to ile) karşısındakinin duygularına katılan
sympathetic
{s} birinin duygularını anlayıp paylaşan, anlayışlı, halden anlayan
sympathetic
{s} olumlu, iyi
sympathetic
sympathetic ink yazarken görünmeyip ateşe gösterilince meydana çıkan ya
sympathetic
{s} ses titreşimi ile çıkan
sympathetic
(sıfat) sempatik, sevimli, cana yakın, duygudaş, aynı duyguları paylaşan, halden anlayan, aynı hisseden, diğerinden etkilenen, ortak, taraftar, sempatizan, ses titreşimi ile çıkan
sympathetic
{s} halden anlayan
sympathetic
{s} diğerinden etkilenen
sympathetic
{s} aynı duyguları paylaşan
sympathetic
{s} taraftar
sympathetic
sempatik sistem
sympathetic
sevgi ve acıma belirten
sympathetic
ical karşısındakinin hislerine katılan
sympathetic
(Tıp) Sempatik sympathicus
English - English
{s} sympathetic
compassionate, caring, concerned, understanding
Favorites