İngilizce - Türkçe
an act of sexual intercourse lacking passion or a feeling of sincere love teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- fucking
- sikiş
- fucking
- sikişme
- fucking
- Vurgulamak için kullanılır: You're a fucking idiot! Tam bir dangalaksın!
- fucking
- {s} şiddetli
Hava çok şiddetli soğuk.
-It's so fucking cold!
- fucking
- lanet olası
Bu lanet olası hiç mantıklı değil.
-It makes no fucking sense.
Ben lanet olası bir ekonomistim.
-I'm a fucking economist.
- fucking
- {s} allah'ın belâsı
Answer the fucking phone already! - Aç artık şu Allahın belası telefonu!.
- fucking
- düzüşme
- fucking
- boktan
Çek o boktan ellerini üzerimden, seni göt kafa!
-Take your fucking hands off me, you bastard!
- fucking
- siktirici
- fucking
- {s} rezil
- fucking
- {s} aşırı
- fucking
- kahrolası
Onların hepsi kahrolası akıl hastası.
-They're all fucking mental.
Adam, sen kahrolası bir enayisin.
-Man, you're a fucking dupe.
- fucking
- vuruşma
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
an act of sexual intercourse lacking passion or a feeling of sincere love teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- fucking
an act of sexual intercourse lacking passion or a feeling of sincere love
Heceleme
an act of sex·u·al in·ter·course lack·ing pas·sion or a feel·ing of sin·cere LoveTürkçe nasıl söylenir
ın äkt ıv sekşuıl întırkôrs läkîng päşın ır ı filîng ıv sînsîr lʌvTelaffuz
/ən ˈakt əv ˈseksʜo͞oəl ˈəntərˌkôrs ˈlakəɴɢ ˈpasʜən ər ə ˈfēləɴɢ əv sənˈsər ˈləv/ /ən ˈækt əv ˈsɛkʃuːəl ˈɪntɜrˌkɔːrs ˈlækɪŋ ˈpæʃən ɜr ə ˈfiːlɪŋ əv sɪnˈsɪr ˈlʌv/
Resimler
Favoriler