Almanca - Türkçe
zwanghaft teriminin Almanca Türkçe sözlükte anlamı
- f jur. hapsen tazyik
- kompülsif
- kompulsif
İngilizce - Türkçe
zwanghaft teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- compulsive
- {s} zorlayıcı
Sen zorlayıcı bir şikayetçisin.
-You're a compulsive complainer.
Tom zorlayıcı, değil mi?
-Tom is compulsive, isn't he?
- compulsive
- (Bilgisayar) zoruntulu
- compulsive
- dürtüyle yapılan
- compulsive
- kompulsif
Tom kompulsif bir stokçu.
-Tom is a compulsive hoarder.
Kocam bir kompulsif kumarbazdır. Ne yapabilirim?
-My husband is a compulsive gambler. What can I do?
- compulsive
- (Pisikoloji, Ruhbilim) zorlanımlı
- constrained
- zorlanmış
- compulsive
- zorunlu
Tom zorunlu bir yalancıdır.
-Tom is a compulsive liar.
- compulsive
- mecburi
- compulsive
- {s} ruhb. zorgulu
- compulsive
- (Biyoloji) kompülsif
- compulsive
- tutkudan doğan
- compulsive
- {s} dürtü etkisiyle yapılan
- compulsively
- tutkudan doğacak şekilde
- compulsively
- dürtü etkisiyle
Sen dürtü etkisiyle şikayet ediyorsun.
-You complain compulsively.
Tom dürtü etkisiyle her gün cümleler yazar.
-Tom compulsively writes sentences every day.
- compulsively
- zorlayıcı olarak
- constrained
- {s} rahatsız
İlgili Terimler
Almanca - İngilizce
zwanghaft teriminin Almanca İngilizce sözlükte anlamı
- obsessional
- compulsively
- compulsive
- obsessive
- constrained
- anankastic
- Das Berühren der Laternenmaste wurde zwanghaft.
- The lamp-post touching became a compulsion